atlıkarınca-

mert fırat-ilksen başarır ikilisini başka dilde aşk filminden bilip pek de bir sevdik.
bu ikinci filmleri atlıkarınca'yı dört gözle bekledik.


fakat şöyle bir durum oluştu, filmi çıktığı gün izlemeyenler ister istemez spoilera maruz kaldılar.bence filmin konusunun ensest olduğunu bilmeden izlemek daha iyi olabilirmiş.
çünkü ben kendi adıma konuşayım, bütün filmi ensest var, adam kızını oğlunu ne zaman elleyecek diye izledim resmen.filmin eli yüzü gayet düzgün. renkler çok güzel. sanat ve kostüm çok güzel. görüntüler şahane. ilk filmlerini de çok düzgün bulmuştum, filmin vermek istediği hissi alıyorsunuz. 

lakin beni rahatsız eden bir iki şey oldu. hikayenin kimin  gözünden anlatıldığı çok belli değil, bu bilinçli bir tercih belki de ama beni rahatsız etti, yani erdem'(mert fırat)in hikayesi gibi başlıyor ardında kısa bir süreliğine edip(sercan badur)'in hikayesiymiş hissine kapıluyoruz. sonrasında sevgi(zeynep oral)'nin ekseninde dönerken hikaye, birden sevil(nergis öztürk)'e odaklanıyoruz. 
böyle bir konuya sahip bir filmde bence bakış açısı önemli ve filmin açılışından dolayı ben erdem'in filmi olsun istedim, filmin başındaki o takıntılı hareketleri bizi buna çok hazırladı.
tıpkı nabokov'un lolitası'ndaki gibi. tabi tehlike insan nasıl humbert humbert'e kızamıyorduysa burda da bu filmde de anlatılmak istenilenin dışında bir algı yaratılabilirdi.
eğer sevgi'nin hikayesi olsaydı, biraz fazla klişe olurdu diye düşünüyorum, ilginç bakış açısı ise sevil'inki olurmuş.
belirli bir bakış açısı ise böylesi önemli bir konuda taraf tutmak gibi görülebileceği için belki de belli bir bakış açısına odaklanmaktan kaçınılmış olabilir. 

bir diğer hoşlanmadığım şey fazla imgesel. yani film bir şey anlatıyor ve bunu imgelerle anlatıyor, ama hiçbir şey göstermiyor o kadar göstermiyor ki anlamayan anlamaz.  

ama film güzeldi. yalın olması hoşuma gitti, renkler, mekanlar..
oyunculuklar da çok iyiydi, özellikle de nergis öztürk.
erdem karakterinin işlenilişini çok sevdim ve sevil'in felçli anne karakteri, yani hikayede her şeyi gören ve duyan ama hikayenin dinamiğine etki edemeyen. 
ayrıca istanbul film festivali'nde de radikal seyirci ödülünü aldılar, tebrik ederiz. 

filmi izleyin, mühim. 

not: erdem-baba edip ve sevgi-çocuklar sevil de anne.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder