can dostlar-

fragmanını ilk izlediğimden beri intouchables'a gitmek istiyordum, vizyon tarihi sınavlarıma yakın olduğu için hızlı davranamadım. annem ile babam galasına gidip bir de ballandıra ballandıra anlattılar. film vizyondan da kalktı ve ben üzülen oldum. erkek arkadaşım da pek bir merak ediyor o da üzülüyordu ki bir gün babam sevinçli haberi verdi "senin filmi fitaş'ta tekrar vizyona sokmuşlar"


koşturarak gittik ve attığımız her koşar adıma değen bir film izledik. gene kanının aksine ben fransız filmlerini özellikle yeni dönem olanlarını pek seviyorum ve hiç de sıkıcı bulmuyorum. 
intouchables kesinlikle sıkıcı değil bir kere. 

filmi sadece françois cluzet (philippe) ve omar sy (driss) ikilisi için izlenilebilir. inanılmaz bir performans çıkarıyorlar. gerçek bir hikayeden esinlenmiş: felç geçirmiş çok zengin bir adam paris'in varoşlarından bir siyahiyi kendine bakıcı olarak işe alıyor. aralarındaki kültür farkı ve driss'in kendine çok yabancı bir ortamda düştüğü durumları anlatıyor, fakat ikilinin iş ilişkisi gerçek bir arkadaşlık ilişkisine dönüşüyor. belki de bu yüzden film çok çirkin bir çeviriyle can dostum'a çevrilmiş olabilir.
film yer yer çok güldürüyor ve sonda da minik bir sürpriz bizi bekliyor. 
ve böyle yalın ve bu yüzden güzel, eğlenceli bir dostluk filmi.
İZLEYİN VE İZLETİN Kİ FRANSIZ FİLMLERİ HAKKINDAKİ ÖN YARGILAR YIKILSIN AZICIK.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder