dedemin insanları-

feminist hatunla non stop türk filmlerimize devam ediyoruz. 

pek bir çağan ırmak fanı sayılmasak da dedemin insanları'na yine de azıcık merakla gittik. 

film on yaşındaki ozan ile dedesi mehmet'in ilişkisini ve bu ilişki üzerinden mübadele'yi ve getirdiklerini anlatıyor. 

çağan ırmak çok başarılı bir kadro kurmuş, en yan rolün yanına bile çok iyi oyuncular koymuş. filmin sanat ve kostüm ekibi ise kesinlikle tebrik edilmeli. 

film çok sevimli başlıyor, çetin tekindor'un ara sıra bazı filmlerdeki rahatsız edebilen kasıntı kavası bu filmde cuk oturmuş. 

küçük çocuğu oynayan durukan çelikkaya filmin üstesinden gelmiş ve çok iyi oynamış. 

dediğim gibi film çok sevimli başlıyor, bir çocuğun gözünden dedesi, ona olan hayranlığı,  küçük bir kasabadaki rutin yaşantıyı, insanların hayatlarındaki minik değişiklikleri ve bunların getirdiklerini izliyoruz. 

filmin bütün konusu ve esası, kimlik sorunu yaşayan bir çocuğun karışık aklı. arkadaşları yüzünden kendini türk hissedemeyen ve bu yüzden ailesini suçlayan bir çocuk, ile türk oldukları için göçe zorlanan bir dede. 

bütün olayın bu olması gerekirken, çağan ırmak birazcık her şeyi anlatmak istemiş, çok uzun bir dönemi kapsayaraktan çok fazla tarihsel olayı aynı anda vermek istemiş. 

küçük bir çocuğun gözünden sevimli bir film izlerken bir anda köyün en hümanist, en aklı başında, en babacan dedesinin hikayesi oluyor. inanır mısınız ki, dış kapının dış mandalı hümeyra'nın canlandırdığı komşunun hikayesine bile dönüşüyor. hani dizi olsa anlaşılabilecek bir şey her karakterin en derin hikayesine inilir, bölümler ayrılır ona. ama uzun metraj çok kalabalık bir filmin bütün karakterlerine en ince yer verirsen 1. o film bitmez-ki bu bitmedi 2. konu dağılır.

—-SPOİLER OLABİLİR BENCE DEĞİL AMA..—-

filimin en başından, açılışından, bu tür filmlerde adet olduğu için, esinlenilen, hayranlık duyulan karakter ölünce film biter. ben de çetn tekindor ölünce film bitecek sandım. 

lakin çetin tekindor  asla ölmüyor hani asla. 

darbeyi bile görüyoruz. sonra 9 canlı çetin tekindor ha öldü ha ölecek diye beklerken hakikaten ölüyor lakin film bitmek bilmiyor. hadi cenaze de olur oradan genişleye genişleye açı jenerik akmaya başlar filan diye beklerken film bir yaklaşık 20 dakika daha devam ediyor.

çünkü delikanlı olmuş küçük çocuk dedesinin hayalini gerçekleştiriyor (aslında bur konudan da ayrı bir film daha çıkar hani). ushan çakır kesinlikle filmin en olmamış oyuncusuydu. tip olarak küçük çocukla benziyorlardı da ııh rol gitmemiş.

—-SPOİLER BİTER—-

ben de film bitmek bilmeyince salondakileri izlemeye koyuldum, bakalım bir çağan ırmak klasiği ağlayan var mı diye. insanların bir çoğu filmi beğenmiş ama uzunluğuna anlam verememiş gibi duruyorlardı (telefonla oynamalar, yandakine yaslanıp uyuklamalar) ama hüngür hüngür ağlayan da bir kaç kişi de vardı. 

filmin bitmemesi dışında film aslında epeyce düzgün en azından tarihsel önemli, bir olayı ele alan bir film olarak gayet düzgün ama işte.. 

mehmet bey/dede karakterinin didaktikliği de rahatsız ediciydi, filmin başında mahalle dedesi herkes seviyor eğitici öğretici ne olacak derken film ilerlerken bu çok batmaya başlıyor, hele darbe sonrasında belediye binasında bir sahne var ki zafer algöz ile işte o an beni benden aldı gözlerim, kulaklarım acıdı. 

sonuç olarak tabii gidip görün yani prodüksiyon şahane olmuş bir film işte. az uzun(!) hazırlıklı olun