bir aydır yazmadığım için ve yazmaya da üşendiğim için kısa bir özet yapayım dedim:
kırık midyeler: gayet düzgün bir yerli yapım.olaylar, almanya'ya kapağı atmak için mardin'den istanbul'a gelen ve mide satarak para biriktirmeye çalışan hakim ve faysal'ın hikayesi etrafında gelişiyor. filmin eksiklikleri var aslında ama yine de güzel. birazcık da
güzel günler göreceğiz ile bağdaştırdım ben.
peki şimdi nereye?: feminist hatunla gittik ve bayıldık. yine biraz sürüklenerek götürüldüğüm bir film ama çok memnun ayrıldım. oyunculuklar güzel film sevimli. sonradan babamı gönderdik o beğenmedi mesela. peki neymiş diye soracaksınız, lübnan'da bir köyde alevlenen hristiyan-müslüman çatışmasına, köyün kadınlarının el atmasını anlatıyor. çok ağır olabilecek bir konuyu çok esprili anlatmış. evet biraz gerçeklikten uzak aslında ama yine de güzel.
lo contrario al amor: ispanya ve ispanyolca ile ilgili problemli bir insanım. sevemiyorum bir türlü, çok da sevdiğim filmler var ama çok zor gidip izleme kararı alıyorum. bu filmin fragmanını görüp "aa bu komik olabilir ya" deyip aşırı sıcak bir öğleden sonra kendimi bu filmi izlemek üzere sinemaya attım. klasik ilişki filmi, romantikimsi komedimsi. filmin sonu baştan belli, bazı yerler de çok uzun biraz sıkıldım. onca film arasında buna gitmem pek gereksiz oldu. yani o kadar komik de değildi.
this must be the place: filme festivalde bilet alıp gidemedim. vizyona girince koştur koştur feminist hatunla gittik. film bitti çıktık. bazı bazı güldük çok az. bir takım yerlerinde de üzüldüm. bir iki yerinde ifade edilen şeylere hayran kaldım. ama filmi beğenmedim. kadayıf olmuş eski bir rockstar'ın hikayesi
205: korku odası: feminist hatunla yine hangi filme gideceğimizi pek bilmeden gittik bu filme. ben aslında
albert nobbs'u istiyordum. bunun saati daha uygun olunca girdik. gerilim filan, üniversite yurdunda geçiyor. fena değildi de yani çok anlamadım işte niye izledik. bazı yerlerde korktum da hadi öyle bir güzel korkayım diye izlenecek bir film de değil.
savages: herkesin çokça konuştuğu ve kimsenin beğenmediği oliver stone'un son filmi. şimdi o kadroya gitmemek olmaz. hem ben benicio del toro izleyeyim hem de sevgili sevgilim de bir kere seveceği bir filme gelmiş olsun diye gittik.ben gayet beğendim. aslında biraz uzundu ve aslında biraz ne olduğu da belliydi, ben bütün film boyunca bir ters sköşe bekledim ama olmadı. işte uyuşturucu hikayesi, aksiyonu öyle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder